HALK HİKAYESİNİN BÖLÜMLERİ
a) Fasıl: Aşık veya anlatıcı bu bölümde dinleyiciyi hazırlamak, ustalığını göstermek veya dinleyicilerin isteklerine cevap vermek amacıyla aruz ölçüsüyle bir divani söyler, Aruzla şiir söylemekte zorlanan anlatıcılar heceyle divani söyler, Ardından cinaslı bir türkü, bunun ardından da olağanüstü bir konunun yer aldığı hayali bir tekerleme söylenir. Daha sonra eski aşıkların anılması amacıyla üç şiir söylenir. Bu şiirlerde Hz. Muhammed de övülür, Son olarak mizahi bir atışmaya veya destana yer verilir.
b) Döşeme: Manzum veya mensur parçalardan oluşan kalıplaşmış bir giriştir. Hikayenin
kahramanları, kahramanın aileleri, hikayenin geçtiği mekan ve zaman döşeme
bölümünde tanıtılır.
c) Olay: Asıl hikayeye yer verilir. Anlatıcı (Aşık hikayeci) asıl hikayeye bir dua ile başlar. Bu çoğu defa çeşitli aşıklarda aynen tekrarlanan kalıplaşmış bir duadır. Düzyazı halindedir. Hikaye, manzum ve mensur parçalardan oluşur. Aşk, kahramanlık ya da dini konu işlenir.
d) Dua-Dilek: Aşk konulu halk hikayeleri genellikle aşıkların kavuşmasıyla sonlanır. Hikayenin sonunda anlatıcı, bütün hasretler ve garipler için dua ettikten sonra "Ustamızın adı Hıdır, elimizden gelen budur" diyerek hikayesine son verir.
e) Efsane: Bu bölüm her halk hikayesinde bulunmayabilir. Hikayelerin sonunda ana hikayeden bağımsız olarak anlatılır. Birbirine kavuşamadan ölen aşıkların öteki dünyada kavuştuklarını anlatmaya yönelik bir bölümdür. Efsanelerde sevgililerin mezarlarında iki gül biter. Bu güller kutsal günlerde birbirine sarılır veya mezar çevresinde iki kavak ağacı büyür, bu ağaçlara iki kuş konar ve ötüşürler.
Kahramanlar genellikle dört şekilde birbirlerine aşık
olurlar.
I- Bade içerek: Pir elinden içilen badenin sonunda kahraman aşık olup yollara düşerse buna "pir dolusu bade" denilir. Bu badeyi; Aşık Garip, Aşık Tahir, Aşık Kerem, Ercişli Emrah, Çıldırlı Aşık Şenlik, Aşık Murat Çobanoğlu, Aşık Osman Feymani, Aşık Şeref Taşlıova vb. içtiklerini söylemektedirler.
Bu aşıkların çoğu bade içme olayını dört safhada tamamlar:
Hazırlık Safhası: Aşık ve maşukun bade içmeden önceki (aşık olmadan önceki) durumu ele alınır;
Rüya: Bir yerde (çeşme, harman, mezarlık) uyuma, pir (aksakallı ihtiyar, derviş, Hazreti Hızır) elinden üç bade
içilmesi;
Uyanış: Baygın vaziyette yatan kahramanın saz sesini duyunca uyanması;
İlk Deyiş: Aşığın rüyada olanları şiirle ifade etmesi.
II-Aynı Evde Büyüyen Kahramanlar Kardeş Olmadıklarını Öğrenince
III- Resme veya sudaki yansımasına bakarak aşık olma
IV- ilk Görüşte Aşık
Olma
NOTLAR:
.• Halk hikayelerinin sade ve akıcı bir dili vardır.
.• Halk hikayelerinin özel anlatıcıları vardır. Eskiden meddahIarın yaptığı işi günümüzde aşıklar ve amatör anlatıcılar yapmaktadır. Nasıl masalın anlatıcıları genellikle hanım ise halk hikayelerinin anlatıcıları da erkektir. Ama bu demek değildir ki hanımlar halk hikayesi anlatmaz.
.• Hikayelerde. kahramanın en büyük yardımcısı, Hazreti Hızır'dan sonra attır. Kahramanın her zaman yanında bulunan atı, onun kederine de sevincine de ortaktır. Çok hızlı giden bu atlardan bazıları uçma özelliğine de sahiptir.
Köroğlu'nun atının kırk gün ışık almayan bir odada beslenmesi, Şah İsmail'in atının, dervişin verdiği elmanın kabuklarını yemesi sonucunda dünyaya gelmesi onların olağanüstü özelliklere sahip olduklarını gösterir.
.• Kahramanlar, bazen insan dışı varlıklarla da konuşur. Bunun en güzel örnekleri Kerem ile Aslı hikayesinde mevcuttur. Kerem,avcıların kovaladığı ceylana, turnalara; Kızılırmak'a, Karadağ'a, Erciyes Dağı'na, kurukafaya hitaben şiir söylerken, Mecnun çöldeki hayvanlarla, Arzu bulut ve kuşlarla annesine haber gönderir.
.• Halk hikayeleri genellikle mutlu biter. Birçok hikayede, aşıkların başından çeşitli maceralar geçer fakat sonunda birbirlerine kavuşurlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder